İsrailli askeri uzman Amos Harel, İsrail ordusunun “Gazze’nin kuzeyindeki hakimiyetini artırdığını” söyledi.
İsrail merkezli Haaretz gazetesine analiz yazan Harel, İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki askeri varlığına, güçlü ve zayıf yönlerine değindi.
Harel, “Savaş sisinin artık gizlemediği şeyler var. İsrail ordusu Gazze Şeridi’nin kuzeyinde hakimiyetini sıkılaştırıyor.” dedi.
İsrail ordusunun Gazze’nin kuzeyindeki faaliyetinin devam ettiğini belirten Harel, durumun 2009’daki İsrail saldırılarını anımsattığını ancak iki süreç arasında temel farklılıklar bulunduğunu kaydetti.
Harel, mevcut süreç ile önceki süreç arasındaki farkı şöyle anlattı: “Hamas, 2009’dan bu yana savunma sistemlerini, özellikle de tünel ağını güçlendirdi ve geliştirdi. İsrail hükümeti bu sefer orduya uzun vadeli bir hedef koydu; yok etmek. Hamas ve askeri gücü.” şeklinde açıklanmıştır.
İsrail ordusunun avantajları ve dezavantajları
İsrail’in kara operasyonunun niteliğinin giderek netleştiğini savunan Harel, İsrail ordusunun karada saldırı gücü ve gözetleme üstünlüğüne sahip olduğunu ifade etti.
Filistin tarafının avantajına ilişkin Harel, Hamas’ın sistemli ordunun zayıf noktalarından tünel patlatmak, tanksavar füzeleri kullanmak gibi formüllerle faydalanabileceğine dikkat çekti.
Harel, İsrail’in devam eden saldırılarına ve anlaşma ihtimaline ilişkin şunları kaydetti:
“İsrail Hava Kuvvetleri şu anda ince istihbarat bilgileri ve kara operasyonlarıyla tünellerde büyük yıkımlar yaratmayı ve militanları öldürmeyi hedefliyor.
Taraflar arasında tutuklu takası görüşmeleri sürüyor. “Hamas’ın istediği gibi İsrailli tutuklular karşılığında tüm Filistinlilerin serbest bırakılmasını içeren bir anlaşma şu aşamada mümkün görünmüyor.”
Harel ayrıca “Hamas’ın bazı İsrailli esirleri tutmaya devam etmek istediğini, tüm esirlerin serbest bırakılması halinde İsrail’in daha da saldırganlaşacağına inandığını” ifade etti.
Hamas’ın savaş stratejisine ilişkin Harel, “Hamas’ın kadın, çocuk ve yaşlıların serbest bırakılması konusunda müzakereye hazır olduğu görülüyor. Ancak kara operasyonlarını geciktirmek için bu süreci mümkün olduğu kadar uzatmak istiyor.” dedi.
Harel, Hamas’ın elinde bulunan İsrailli tutukluların ailelerinin Hamas ile anlaşma yapılması yönündeki baskıyı artırdığını, İsrailli tutukluların fotoğraflarının reklam panolarına asıldığını belirtti.
İsrail’in Gazze saldırılarında son durum
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları, İsrail’in “Filistinlilere ve Mescid-i Aksa başta olmak üzere kutsal değerlerine yönelik” devam eden ihlallerine tepki olarak 7 Ekim sabahı kapsamlı bir baskın düzenledi. “, İsrail ordusu da yoğun olarak Gazze Şeridi’ne yoğunlaştı. hava bombardımanı başlattı.
İsrailli yetkililer, Gazze’den yapılan baskınlarda 315’i asker olmak üzere 1.400’den fazla İsraillinin öldüğünü, 5.132 kişinin de yaralandığını açıkladı.
İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari, Gazze’de Kassam Tugayları’nın elinde 240 İsrailli esirin bulunduğunu kaydetti.
Gazze’deki Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail’in saldırılarında 3 bin 542’si çocuk, 2 bin 187’si kadın olmak üzere 8 bin 525 Filistinlinin öldürüldüğünü, 21 bin 643 kişinin de yaralandığını bildirdi.
İşgal altındaki Batı Şeria’da İsrail güçlerinin ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 124 Filistinli öldü, yaklaşık 2 bin Filistinli de yaralandı.
İsrail bombardımanı nedeniyle Gazze’de 35, Lübnan’da ise 1 gazeteci hayatını kaybetti.
İsrail’in abluka altındaki Gazze Şeridi’ne yönelik yoğun saldırıları nedeniyle bölgedeki sabit hat, cep telefonu ve internet bağlantı hizmetleri durma noktasına geldi.
İsrail ordusu, 26 Ekim’den itibaren sınırlı kara operasyonlarını genişletmeye başladı ve hava saldırılarının dozunu daha da artırdı.
Binlerce yaralı ve sivilin bulunduğu Gazze’nin en büyük sağlık tesisi olan Şifa Hastanesi de İsrail ordusunun hedefi oldu.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim’den bu yana yaşanan çatışmalarda şu ana kadar 48 Hizbullah üyesi ve 4 İsrail askeri hayatını kaybetti.
